Facebook Application Çılgınlığı
03 Eylül 2008
Uzun zaman önce, kimseler sallamazken facebook ile buluşmuştum, fakat bomboş olduğundan hesabım boş boş duruyordu. Fakat hızla yükselen hatta Amerika’da bir trend haline gelen bu sistemin arkaplanını inceledim, çok da beğendim.
Daha sonra öğrendiklerimi “Facebook Application Yapmak” makalesi yazarak yayınladım. Ki bu blogum için bir dönüm noktası gibi oldu. Zira google’a facebook application geliştirmeyi soran herkes bana uğradı. Başlangıç için yeterli bir bilgi verebildim sanırım.
Fakat bu günlerde bu işin oldukça abartıldığını görüyorum. İnsanlarda yüzlerce application var ve inanılmaz bir kirlilik görüntüsü çiziyor bu. Facebook’un teknik olarak altyapısını sevsem de bir kişinin tüm hayatını bir sayfaya toparlamasına her zaman karşı çıktım. Zira bir adamın siyasi görüşünden tutun, aşk hikayesine, kendini beğenmişliğinden tutun iş hayatına her yerine burnunuzu sokabiliyorsunuz. Açıkçası bu beni rahatsız ediyor. Yan yana olsalar birbirlerine selam vermeyecek kişiler “arkadaş” oluyor.
Sanal dünyaları hep desteklemiş, birkaç tanesini kurmuş biri olarak bu kadar sanallaşmanın� fazla olduğuna kanaat getirmeye başladım. Zira artık insanlar internetten görüşmeyi yüz yüze görüşmeye tercih ediyorlar. Bir de son günlerde bir dizi çılgınlığı var ki ben de muzdaribim. Sabahlara kadar eve tıkılmaya sebep oluyor. Eskiden saatinin gelmesini beklediğimiz dizilerin yeni bölümlerini ard arda doyumsuzca izliyoruz, tıpkı “daha falza, daha fazla nutella” gibi. Daha birçok örneği siz de kafanızda şekillendirmişsinizdir sanırım. Burada o ünlü slogan ile güncemi tamamlıyorum.
“Kontrolsüz güç güç değildir!“