Düşünüyorum son zamanlarda çok. Herkes neredeyse her gün yoğunluğundan şikayet ediyor. Her çalışan gibi fazla odaklanmanın getirisi (götürüsü?) sebebiyle ne durumdayız göremiyoruz, herkesin sözünü ettiği dışarıdan bakma eylemini gerçekleştiremiyoruz. Bir yazılım uzmanı olarak MBA denen ya da türkçe İşletme Yönetimi üzerine yaptığım yüksek lisansın faydasını görmeye başladım, en azından daha farklı bakabiliyorum olaylara.
Türkiye’de yüksek lisans beyefendiler için askerden kaçma, hanımefendiler için işsiz gezmekten iyi bir seçim olarak gözükse de hala bu bakış açısında olmayan insanlar da var, mesela ben.
Öncelikle bir işletmede çalışan, çalışmayı düşünen, bir gün kendi işletmesini kurmayı hayal eden, olmadı yöneticiliği hedefleyen herkese faydalı bir dal. Hele ki mühendisseniz, bana göre bir “olmazsa olmaz”. Mali tabloların anası bilanço önünüzü geldiğinde, gelir tablolarını gördüğünüzde ağzınızın açık kalmamasını istiyorsanız, geleceğin yönetim metodlarını öğrenmek ve bunları pazarlama ile birleştirmenin ne kadar önemli olduğunu fark ediyorsunuz. Yine bir örgütün işleyişi, örgüt içindeki motivasyon, iletişim, vatandaşlık gibi kavramları öğrenip liderlik, algı, kişilik gibi önemli hususları cebinizde tutmanız gerekecektir. En azından Gary Hammel, Philip Kotler gibi dahilerle tanışacak, Maslow’un ihtiyaçlar teorisinin basit fakat bir o kadar gerçekçi olduğuna kanaat getireceksiniz. En sevmediğim istatistik dersinin dahi önemini anlayacaksınız.
Benim Yıldız Teknik Üniversitesi‘nde giriştiğim bu eğitim macerası, beni zorluyor evet. Ama her anının değerini bilmek istiyorum. Mezun olduktan sonra “daha da okumam” demişken şimdi doktora dahi yapmayı düşünüyorsam, bu insanın gelişimini de açıklıyor. Bakalım bundan sonra neler olacak.
Hürmetler.
—
2013 Notları:
Yıldız Teknik Üniversitesi MBA programını düşünenler bana çokça ulaştığı için mezuniyetimden yıllar sonra birkaç detay daha vermek isterim. Yıldız Teknik Üniversitesi İşletme Yönetimi programı tek seneliktir, bu sebeple normal programlarda haftada 3 derse gidilirken burada haftada 5 ders vardır, yani her gün Yıldız’dasınız. Bu 1.5 yıl uzun gelenler için ideal ama müthiş yoğun bir dönem sizi bekliyor olacak. Ben girdiğimde iki gruba bölünmüştük toplamda 30 kişi kabul almıştı. Dil, ALES ve mülakat sonrası ortalama puanınız ile kabul alınıyordu. Eğitim türkçe olarak veriliyor ve hocalar gerçekten iyilerdi, yine İngilizce kaynaklar da verildiği için İngilizce’niz avantaj olur. Tezsiz bir program olduğu için program sonunda proje isteniyor sizden. Yine dersler bol ödevli geçiyor, artık bir yüksek öğretim aşamasında olduğunuz için klasik ders anlayışından ziyade tartışma, sunum, okuma ve yorumlama şeklinde geçiyor. Benim gibi bir mühendis için gerçekten çok aydınlatıcı olmuştu, zira işletme kavramını her anlamıyla inceliyorduk.
Ben mezuniyet sonrası kendi şirketimi kurudğum için benim için hayatımdaki en doğru kararlardan birisi Yıldız MBA, öğrendiğim şeyleri birebir uyguluyorum. Yine İşletme’yi sevip üzerine doktora çalışması yapıyorsam yine Yıldız sayesinde, gerçi tezsiz programlardan artık doktora yapılamayacağı söyleniyor doktora düşünenler onu da bir araştırmalı. Hepsinden öte Yıldız kampüsünü çok sevmiştim ve çok iyi arkadaşlar edindim. Umarım bu ek notlar biraz daha açıklayıcı olmuştur. Aklınıza takılanları yine aşağıdan yorum olarak sorabilirsiniz ki diğer düşünenler de yorumları okusunlar, zaman buldukça yanıtlıyorum soruları.
Bölümle ilgili son bilgiler ve detaylar için YTÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü web sitesini inceleyebilirsiniz.
Peki mülakat nasıl geçmişti,bölümle ilgili sorular gelmiyor zannediyorum çünkü oraya herkez işletme bölümünden gelmiyor.
Peki orada okurken üni nin ögrencisi olmanın tüm faydalarından yararlanabiliyoruz değilmi,diyelimki ben 2.yıla uzattım yükseği ve ilk dönem erasmusla yurt dışına gitmek istiyorum böyle bir hakkımız oluyormu,normal bir ögrenci gibi?
Siz bitireli 2 yıl oldu zannediyorum,bu süreçte herhangi bir şekilde bunun bir etkisi oldumu çalışma yaşantınızda?
Teşekkürler?
Merhaba Uğur,
Yıldız’ı tavsiye ederim, Marmara’yı da kazanmış fakat tercih etmemiştim, şimdi isabetli bir tercih olarak görüyorum. Yüksek lisans ciddi bir zaman isteyen bir eğitim, tez yazıp bir alanda uzmanlaşmak ve bu konu ile ilgili bir çalışma yapmak oldukça vakit ve kafa isteyen br iş. Eğer iş yoğunluğun çok değilse tercih edilebilir, fakat tezsiz programlar özel sektörle daha rahat yürüyor. Doktora yapmayı düşünüyorsan tez yazmanı öneririm, ama sonuçta tez dediğimiz çalışmanın akademik bir çalışma olduğunu unutmamak lazım. Yani tezsiz yapıp alanında ve bir hocanla anlaşıp bir yayın üzerine de çalışabilirsin, zaten tezli yüksek lisans programlarının amacı seni yayın yazmaya alıştırmak ve bunun eğitimini vermektir. Ben tercihlerimden memnunum, umarım sen de geçmişe bakıp mutlu bir tablo görürsün.
Şimdiden başarılar.
Tam google ı kapatıyordumki bu linki tıkladım ve aradığım yazıyı soluksuz okudum.Ana sayfaya bakıp sitenin güncel olduğunu görünce rahatladım zira tam aradığım konuda yazmışsınız elinize sağlık.
Ben Elektrik-Elektronik (bölüm sizi yanıltmasın yazılım işi yapıyorum) mezunu özel sektörede çalışan bir mühendisim.Ve son zamanlarda MBA yüksek lisansını kovalıyorum.Güz dönemini kaçırdım ve bahar döneminde başvurmaya karar verdim.Bu konularda internette olsun günlük yaşamda olsun araştırma yapıyorum fakat cevaplar pek tatmin edici değil.
Birincisi y.lisansı t.li mi t.siz mi yapmalıyım bilmiyorum.Tezli zor görünüyor neden çünkü derslere gitmek zorunlu ve işyerinden devamlı izin alamayabilirim.Tsiz bu konudan daha cazip akşam gidiyorsun derslere , üni bu işlere para gözüyle baktığı için paranla okumuş oluyorsun.Peki Tsiz in Tli den daha kötü ve önemsiz olması söz konusumu,veya ciddiye alınmama gibi bir durumu? Siz hangisini önerirsiniz?
İkinci sorum ise üniler üzerine.Marmara veya Yıldız Teknik düşünüyorum.Siz YT de yapmışsınız zannediyorum önerirsiniz.Peki Tezli mi yaptınız? Ve mülakatta ne sormuşlardı,zorlayıcı oluyorlarmı vs?
Bu konularda sorularımı cevaplarsanız çok sevinirim?
1 hafta sonra başvuruları yapacağım ve aklımda böyle sorular var hala 🙂
Bana e-mail adresimden,veya twitter dan ulaşabilirsiniz.
Teşekkürler
İyi çalışmalar.
bence okumanın ve ögrenmenin sonu yok